Azelya' Alıntı:
Kur'an-ı anlamak için önce Türkçe okumamız gerek.
Anlayalım ki iman edelim.
Anlamadan körü körüne inanmanın bi' değeri
olduğunu sanmıyorum Allah katında.
Bu yüzden duaları kendi anlayabileceğim
şekilde okumayı daha çok seviyorum.
Herkes Arapça bilmiyor, bilmek zorunda değil.
Namazlarda bize indirildiği
şekilde okunuyor, orası ayrı.
Fakat öncelik bi' şeyleri idrak etmek ve
öğrenmekse tabii ki Türkçe okuyacağız.
Peki neden Arapça, neden başka bi' dil değil
tartışması ise haddinden fazla saçma.
Eğer Türkçe olsaydı da neden
Arapça değil diye tartışılırdı.
Bu tıpkı peygamberimizin niçin Arap
Yarımadası'nda doğdunu sorgulamak gibidir.
Başka bi' yerde doğmuş olsaydı
bu kez de o sorgulanacaktı.
Bu bağıntıları tartışmak mantıksız o yüzden.
İbadet kısmında ise namazlar hariç Türkçe
okunması gerektiğine inanıyorum.
Ki namaz esnasında da ne söylendiğini,
neyi diline aldığını insanın bilmesi,
öğrenmesi gerek elbette.
Bilmeden inanmak bana zerre samimi gelmiyor...
----------------------------------------------------------------------------------------------------------
Bu tartışmaları eskiden Laik El-it Beyaz Türkler yapar ve itiraz ederlerdi Türkçe ezan ibadet filan diye.
Şimdi bizim muhafazakar kesime de sirayet etti.
Aydınlanma uydurma din diye yola çıkılınca sorgulama adı altında esaslar zorlanmaya başlayınca böyle zorlama açıklamalar ortaya çıkıyor.
Hadi Laik elit kesim sırf ideoloji ekseninde bakıyordu bu işe.Maksat namaz kılmak değildi.Zira Türkçe ibadet etmek isteyen kimseye bireysel olarak yasaklama yok isteyen takla atarak namaz kılsın kendisini bağlar.Sanarsın ki bunlar ibadet Türkçe olunca ibadetten geri kalmayacaklar.Halbu ki öyle bir şey yok mesele ibadet filan değil kısaca.
Gelelim muhafazakar kesimlere.Türkçe ibadet etme hevesi nerden geliyor?Neden geliyor?"Okuduğumu anlamak istiyorum" buyur o zaman yap.Arapça ile yapılan ibadet zaten namaz.Haricinde dualar Türkçe yapılıyor.Oruç lisan ile tutulmuyor hac lisan ile yapılmıyor zekat lisan ile yapılmıyor iyi ameller lisan ile yapılmıyor.
Peki Kuran-ı Kerim-i okuyoruz ona inanıyoruz şeksiz şüphesiz.İçeriğinde ne yazdığını bilmeyince tereddüte mi düşüyoruzda "ne okuduğumuzu bilelim" gibi bir kaçamak cevap peşinde dolanıyoruz.Veya Allah senin ne okuduğunu bilmeyeceğini düşünmedi mi.Kuran dili diye bir şey var iken başka dilde ibadet etmek çok doğru bir düşünce gelmiyor bana.Evet meal oku tefsir oku ona amenna ama bugün kıldığımız şekliyle namazın dili Kuran dilidir.
Kuran-ı Kerim-e inanmak onu içeriğiyle şüphesiz kabul etmektir.
Kendi lisanı ile okuduğunun ne olduğunu bilmeden yapılan ibadeti samimiyetsiz bulmak gibi bir samimiyetsizlik içerisinde bulunmasın kimse.Benim annem çocukluğundan beri namaz kılar hiç vakit atlamadan ve ama sureleri ezbere bilir okur meal okuyamaz çünkü okuma yazması yok.Şimdi ben 35 yıldır her tür ibadetini yerine getiren annem özelinde inançlı tüm insanların samimiyetini sanalda ahkam kesenlere sınatmam onların samimiyetsizliğine bırakmam.İnsan sosyolojisine vakıf olmadan kendi fikri çerçevesinde bir düşünceyi doğru addedip diğer insanların fikrini samimiyetsiz bulmak pekte şık ve sağlıklı bir düşünce iklimi değildir.
Akıl ile dini anlatacağım diye yola çıkanların hezeyanları ile yeni bir din oluşturuluyor.Tarikat cemaat eleştirisi yaparken bir yandan vakıflar dernekler eliyle kendi cemaatlerini oluşturuyorlar.
Her gün bir ileri noktaya evriliyorlar.
Yaşar Nuri'nin serüveni de böyle başlamıştı sonu ortada.
Tarikat cemaat eleştirisi olabilir ki bende yapıyorum ama bunu bir tarafa yaslanarak yapmıyorum çünkü dediğim gibi ne akılcı ne nakilci değilim ben 3. yol yolcusuyum.Bir şeyleri tümden yok sayarak veya kabul ederek yol almak istemiyorum.