Kur’an’da Ayet Kavramı

Qasem

Sp Kullanıcı
18 Şub 2017
3,530
527
Yüce Allah’a hamd, resulüne selam olsun. Bugünkü yazımızda ayet kelimesinin Kur’an’da hangi anlamlarda kullanıldığı ve nasıl kavramsallaştığı üzerinde durmaya çalışacağız.


Ayet kelimesi sözlükte; Alamet, nişan, iz, ibret, mucize gibi anlamlara gelmektedir.

Kavram olarak ise “âlemlerin rabbi olan Allah’ın varlığına, birliğine, hayatın anlamsız yere var edilmediğine işaret eden, gök ve yerdeki, kutsal kitaplardaki ayetler ile resullerin desteklenmesi için gönderilen olağanüstü ayetler” anlamında kullanılmaktadır. Kur’an da sözlük anlamıyla kullanılan yere şu ayeti örnek olarak gösterebiliriz; 26.128
“Her tepede cehalet eseri, (putperestçe) anıtlar, tapınaklar mı yükselteceksiniz” (26/128)

Kavram anlamıyla kullanılan yerlere ise şu ayetleri örnek verebiliriz;

Kâinatta Allah’a işaret eden ayetler anlamında;

“Kaldı ki, göklerde ve yerde nice ayetler, işaretler var ki, onlar (üzerinde düşünmeden) sırtlarını çevirerek yanlarından geçip gidiyorlar!”(12/105)Şüphesiz göklerin ve yerin yaratılışında, gece ile gündüzün ard arda gelişinde temiz akıl sahipleri için gerçekten ayetler vardır.” (3/190)

“Allah o su ile size; ekin, zeytin, hurma ağaçları, üzümler ve her türlü meyvelerden bitirir. Elbette bunda düşünen bir kavim için bir ayet/ibret vardır.”(16/11)

“Sizin için yeryüzünde çeşitli renk ve biçimlerle yarattığı şeyleri de sizin hizmetinize verdi. Öğüt alan bir toplum için bunda ayetler /ibretler vardır.”(16/13)“Allah gökten su in
dirdi, onunla yeryüzünü ölümünden sonra diriltti. Şüphesiz bunda kulak verip dinleyen bir millet için âyet (=belge, ibret ve öğüt) vardır.”(16/65)

Kitaptaki ayetler anlamında;

“(Resulüm) sana Kitabı indiren odur. Ondan bir kısım âyetler muhkemdir ki bunlar Kitabın anası (temeli) dir. Diğer bir kısmı da müteşâbihlerdir.”(3/7)

“(1-2) Elif Lâm Râ. Bu Kur'an; âyetleri, hüküm ve hikmet sahibi (bulunan ve her şeyden) hakkıyla haberdar olan Allah tarafından muhkem (eksiksiz, sağlam ve açık) kılınmış, sonra da Allah'tan başkasına kulluk etmeyesiniz diye ayrı ayrı açıklanmış bir kitaptır. (De ki:) "Şüphesiz ben size O'nun tarafından gönderilmiş bir uyarıcı ve müjdeleyiciyim."(11/1-2)

“Biz herhangi bir âyetin hükmünü yürürlükten kaldırır veya onu unutturur (ya da ertelersek), yerine daha hayırlısını veya mislini getiririz. Allah'ın gücünün her şeye hakkıyla yettiğini bilmez misin?”(2/106)

Olağan üstü ayetler anlamında;

“Semûd kavmine de kardeşleri Salih'i Peygamber olarak gönderdik. Dedi ki: "Ey kavmim! Allah'a kulluk edin. Sizin için O'ndan başka bir ilâh yoktur. Gerçekten size Rabbinizden (benim peygamber olduğumu gösterecek) açık bir ayet/delil geldi. İşte size bir mucize olarak Allah'ın şu devesi. Bırakın onu da Allah'ın mülkünde yesin, içsin. Sakın ona bir kötülük etmeyin. Yoksa sizi elem dolu bir azap yakalar."(7/73)

(Fir'avn şöyle) dedi: «Eğer sen bir âyet (mu'cize) getirdiysen göster onu, eğer doğru sözlü isen». Bunun üzerine (Musa) asasını bıraktı, bir de ne görsünler: O, apaçık bir ejderhâdır Elini çıkardı. Ne görsünler: O da temâşâ edenlere (ışıklar saçan) bembeyaz (bir el). Firavun'un kavminden ileri gelenler, dediler ki: "Şüphesiz bu adam usta bir sihirbazdır."7/106-109)

“O gün Allah, şöyle diyecek: "Ey Meryem oğlu İsa! Senin üzerindeki ve annen üzerindeki nimetimi düşün. Hani, seni Ruhu'l-Kudüs (Cebrail) ile desteklemiştim. Beşikte iken de, yetişkin iken de insanlara konuşuyordun. Hani, sana kitabı, hikmeti, Tevrat'ı, İncil'i de öğretmiştim. Hani iznimle çamurdan kuş şekline benzer bir şey yapıyordun da içine üflüyordun, benim iznimle hemen bir kuş oluyordu. Yine benim iznimle doğuştan körü ve alacalıyı iyileştiriyordun. Hani benim iznimle ölüleri de (hayata) çıkarıyordun. Hani sen, İsrailoğullarına açık mucizeler getirdiğin zaman, ben seni onlardan kurtarmıştım da onlardan inkâr edenler, "Bu, ancak açık bir büyüdür" demişlerdi.” (5/110)

Sözlerimizin sonu Allah’a hamdtır. İnşallah gelecek yazımızda, peygamberlere ve Hz. Muhammed’e ayet/mucize verilmiş mi? Mucize verilmemişse, neden verilmemiş gibi soruları cevaplandırmaya çalışacağız. Rabbimizden bizleri bağışlamasını niyaz ederiz.

Abduhakim BEYAZYÜZ / Haksöz
 

Qasem

Sp Kullanıcı
18 Şub 2017
3,530
527
Makaleyi yayınlarken yaptığım oynamalardan dolayı Öncelikle Abdülhakim abiden sonrada siz Forum okurlarından özür dilerim.
Lakin mealler-deki Habibim kavramını doğru bulmuyorum. Bilhassada Farscadan aktarilan PEYGAMBER kelimesinide yakisiksiz buluyorum bilmem yaniliyormuyum. HZ NEBİ (sav) yasarken böyle hitaplari kinadiğina dair hadislerde mevcut degil mi? "Beni Hiristiyanlarin meryem oglu Isa yi yücelttikleri gibi yüceltmeyin bana Abdullahin oglu Muhammed Resulullah deyin" Buyuruyor Bu minvalde bir makaleniz konuya daha bir aciklilik getirecegi kanatindeyim, Allah razı olsun değerli büyüğüm , sevgili hocam.
 

Son mesajlar

Cevaplar
2K
Görüntüleme
59K