Nomofobi

  • Konbuyu başlatan Sükut
  • Başlangıç tarihi
S

Sükut

Nomofobi belirtileri
Nomofobi olan kişide görülen tipik özellikler şunlardır:


  • Kişinin telefonu yokken kendini “eksik” gibi hissetmesi, boşluk duygusu yaşaması,
  • Telefonu yanındayken bile obsesif bir şekilde kontrol etme,
  • Şarj bitince kendini aşırı çaresiz hissetme,
  • Telefonunu bir yerlerde unutmak, telefonun arızalanması yani telefonunu kullanamamaktan korkma,
  • Telefonu olmayıncabaş dönmesi, kalp çarpıntısı, nefes almada zorluk, mide krampları gibi bir takım anksiyete belirtileri yaşaması.


Nomofobi nedir?


‘No mobile Phobia’dan türetilen nomofobi; cep telefonu ile sağlanan iletişimden kopmaktan aşırı korkma anlamına geliyor. Yani
cep telefonundan bir şekilde mahrum kalma kokusudur. Modern çağın yeni sendromlarından biri olarak tanımlanabilecek bu durum, özelikle akıllı telefonların kullanımının giderek artmasından sonra yaygınlaşmaya başladı. Ulaşma ve ulaşılabilir olma isteği akıllı telefonların baş tacı edilmesine neden oluyor. Bu yüzden de telefonsuz kalmaktan, telefonla iletişim kuramamaktan dolayı kişiler psikolojik gerginlik yaşayabiliyor. Henüz bu fobiyi yaşayanların kişilikleriyle ilgili yeterli veri olmasa da uzmanlara göre bu sendrom, başparmak nesli denilen gençlerde daha sık görülüyor.

Neden korkuyorlar?
Cep telefonu bağlantısını kaybetme korkusunun altında yatanın bağımlılık olduğu söylenebilir. Cep telefonu ve sosyal medya bağımlılığı da tıpkı diğer bağımlıklardaki mekanizma ile işliyor. Kişi nasıl ki bağımlı olduğu şeye ulaşamayınca yoksunluk belirtileri yaşıyorsa, gittikçe daha fazlasına ihtiyaç duyuyorsa, nomofobide de aynı etkiler görülür. Hatta yine bağımlılıktaki gibi birçok kişi telefonunu daha az kullanma kararı alabiliyor; yani bırakmaya çalışmayı deneyebiliyor. Modern çağ fobisi olarak nitelendirilebilecek bu korkunun altında yatan ise modern çağın tetiklediği yalnızlık, izolasyon, korku gibi duygulardır.

Nomofobi-sosyal medya ilişkisi

Teknolojik aygıtlar ve sanal ağlar artık bir iletişim ve onun da ötesinde bir temas biçimidir. Telefonlar aracılığıyla sosyal medyayı takip etmek, gelişmeleri anında öğrenmek, başkalarını gözetlemek ve görünür olmak bu bağımlılığı tetikliyor. Sosyal ağlardaki “Görünüyorum öyleyse varım” diye düşünen kişiler, telefon söz konusu olunca
“Ulaşıyorum/ulaşılıyorum öyleyse varım” diyor. Telefonla internete kolayca ulaşmak bu fobiyi besleyen en önemli kaynak.
Nasıl çözülebilir?
Öncelikle kişinin bunu bir sorun olarak kabul etmesi ve bu durumla ilgili bir farkındalık geliştirmesi gerekiyor. Bağımlılık neye olursa olsun bağımlıktır. Telefonlar çok önemlidir ama asla gerçek ilişkilerin yerini tutmaz. Kişinin hayatındaki hangi boşluğun ikamesi olarak telefonu kullandığını ve ona bağımlı olduğunu anlaması, o konuda hayatını değiştirip dönüştürmesi ya da yenilemesi için bir fırsat olabilir. Bu konuda ruh sağlığı uzmanlarından yardım alınabilir.

‘Teknoloji detoksu’ yapın!
Nomofobiden kurtulmak için uygulanabilecek basit yöntemler mevcut. Telefonu evde bırakmak, bir süre kullanmamak günün ilk saatlerinde zor gelebilir. Ama aslında bunun bir konfor olduğunu da fark ederseniz. Ara sıra ‘teknoloji detoksu’ yapmak iyi bir çözüm olabilir. Böylece insanların duygularını anlayabilir ya da ne hissettiğinizi fark edebilirsiniz. Gökyüzünün nasıl oluğunu gözlemleyin. Bu basit yöntemlerle, bir çiçeğin ya da çimenin rengini fark edersiniz. Teknoloji size değil, siz ona hükmedin ve hiç olmazsa ara sıra hayatınızdan teknolojiyi çıkarın. Nomofobiye yakalanmadan bu yöntemleri uygulayın. Çocuğunuzu da nomofobiden korumak için benzer yöntemler için bazı kurallar koyabilirsiniz.

Kaynak: acıbadem.com.tr
 
  • Beğen
Tepkiler: Çimen

SiyahSancaktaR

CEDDİ OSMANLI !...
Sp Kullanıcı
17 Eyl 2017
17,184
40,282
İstanbul..
Bu durumla sosyal hayat ve iş hayatında çok karşılaşıyoruz..

Rabbim razı olsun konu için değerli muhterem...
 
S

Sükut

Konunun devamı olarak eklemek istediklerim...

FOMO: Gelişmeleri takip edememe kaygısı, gelişmeleri kaçırma korkusu olarak bilinir. Birey herhangi bir gelişmeyi takip etmemenin kendisi için bir eksiklik olduğunu düşünür. Sosyal medyada arkadaşlarının durumlarından haberdar olma isteğine karşı koyamama ve durumları sürekli takip etme isteğinde olma halidir. Kişi gelişmeleri edemediğinde kendisini gergin ve kaygılı hissedebilir.

Ego sörfü: Teknolojiye düşkünlüğü olan insanlardan bazıları belirli süre aralıklarıyla kendi ismini internette aratıp, kendisiyle ilgili gelişmeleri takip eder. Bu insanlar ego sörfü denen hastalığa kapılmışlardır. Ego sörfü, online narsizm olarak da geçmektedir. Narsizm, kişinin kendini beğenmesi olarak da ifade edilebilir. İşte online narsizm terimi veya ego sörfü de kişinin yine öz severliğinin olmasıyla birlikte bunun sanal alemdeki yansımalarını incelemesi olarak açıklanabilir. Kişilerin kendisi hakkında paylaşımları, beğenileri ve yorumları takip etmekten geri duramaması da hastalığın bir başka çeşididir.

Google takibi: Bir kişinin çevresindeki kişileri sürekli olarak arama motorları aracılığıyla araştırması ve insanların neler yaptığını internetten sürekli incelemesidir ve bunu genelde gizli bir şekilde yaparlar.

Siberhondrik: Hastalık durumlarında doktor muayenesi yerine internette tedavi yöntemlerini araştırma ve uygulama hastalığıdır. İnternette hem doğru hem de yanlış bilgilerin bulunduğu herkes tarafından bilinir ancak araştırma ve öğrenme içgüdümüz olduğundan özellikle sağlıkla ilgili konularda hafif veya yoğun bir kaygı düzeyiyle hemen doktora gitmeden internetten bakıp kendimizce öğrenmeye çalışırız ve bunu yaparken doğru bilgi, yanlış bilgi ayırt etmeyiz. Teknoloji ve internet bağımlılığı yaşayan insanlar öz kontrol seviyesi düşük olduğu için siberhondrik hastalığına daha hızlı yakalanabiliyorlar.

Photolurking: Özellikle herhangi bir sosyal ağ platformunda insanların fotoğraflarına saatlerce bakarak zaman geçirmek ve bunu sürekli yapmak.

Cheesepodding: Bir kişinin internet başında geçirdiği süre boyunca internetten 'mp3' indirme hastalığı.

Facebook depresyonu: Facebook ve diğer bazı sosyal ağlar insanları depresyona eğilimli yapıyor. Özellikle genç kızların duygusal hayal kırıklıkları üzerinde tekrar tekrar konuşmaları, ruh hallerini kötü yönde etkilerken, aynı zamanda mutsuz duygular edinmelerine yol açıyor.

İnternet siniri: Mobil cihazlardaki veya bilgisayardaki performans düşüklüğünü ya da geçici sorunların önemli bir stres kaynağı ve istenmeyen olayların tetikleyicisi olduğu ifade ediliyor.

Kaynak: ntv.com
 
  • Beğen
Tepkiler: Eylül Başak

Beste

Sp Kullanıcı
10 Şub 2017
1,574
493
Allah kurtarsın , bugün bırakırım herşey i elhamdülillah bağımlı değilim.
 

Son mesajlar