Kişisel عشق
- Konbuyu başlatan ahter
- Başlangıç tarihi
Adını söylerken bir ciddiyet çöker üstüme
Öyle yalın
öyle gerçek
öyle sade
öyle samimi
'Vatanım' demek gibidir ismini söylemek
Öyle ciddi
öyle kudretli
Takılı kalıyorum, buradan ileri gidemiyorum.
O eşiği aşmak için eşlik etmiyor bana ayaklarım.
Durup düşünüyorum
ve ben daldıkça heybetli sevdamın sancısına,
hangi rakam hangi rakamın peşinden gelir unutuyorum.
Hangi saat, hangi saati seyreder de akar zaman bilmiyorum.
At vurulduğu için mi, içim paramparça ?
Yoksa paramparça olmak için
bir sebep mi arıyor içim?
Kafamın içindekiler giyotin gibi iniyor zihnime.
Ortadan ikiye bölünmek öte dursun,
kurşun dahi işlemiyor sen varken düşüncelerimde.
Bir omuz ver bana,
bir el.
Geceler soğuk,
kaşlarım çatık,
beynim bulanık.
Odam dağınık,
Sen hakim, ben sanık.
Ay parıldar gökyüzünde
Gök, senin yüzünde.
Güneş vurur
Perdesi aralanmış pencerenden saçlarına.
Bir Anne gibi ışıldar başucunda.
Söylemek istemiyorum
Sırladım ismini,
bilemez kimse seni.
Sen çağırmazsın, bende gelemem
Anınca adını, durur saatteki salisem
Yinede;
'gel' de bana …….
yarım bırakıp geleyim,
soğusun çayım bardakta.
Ne bu hasreti yenebildim
Ne de diyarından gidebildim.
Hangi evrenin geçitidir gözlerin,
bilmem,
nemenem duygudur bu
tarif edemem.
Tüm şiirleri toplasam da
etmez bir dizen.
Kime anlatsamda anlasa
anlamaz kimse senden.
Koca bir kainatı
yürüdüğün kaldırıma sığdırdım.
Dünyanın merkezini bilmemde,
kalbini orada attırdım.
Bak, omuzlarım yuvasıdır kuşların.
Yedi pencere açtırdım,
çiçekli artık önleri ördüğün duvarların.
Aç o pencereleri,
aç ki hava alsın.
Sen benim dönülmez yolum, kutsal davamsın..
Murat Çağlar
Öyle yalın
öyle gerçek
öyle sade
öyle samimi
'Vatanım' demek gibidir ismini söylemek
Öyle ciddi
öyle kudretli
Takılı kalıyorum, buradan ileri gidemiyorum.
O eşiği aşmak için eşlik etmiyor bana ayaklarım.
Durup düşünüyorum
ve ben daldıkça heybetli sevdamın sancısına,
hangi rakam hangi rakamın peşinden gelir unutuyorum.
Hangi saat, hangi saati seyreder de akar zaman bilmiyorum.
At vurulduğu için mi, içim paramparça ?
Yoksa paramparça olmak için
bir sebep mi arıyor içim?
Kafamın içindekiler giyotin gibi iniyor zihnime.
Ortadan ikiye bölünmek öte dursun,
kurşun dahi işlemiyor sen varken düşüncelerimde.
Bir omuz ver bana,
bir el.
Geceler soğuk,
kaşlarım çatık,
beynim bulanık.
Odam dağınık,
Sen hakim, ben sanık.
Ay parıldar gökyüzünde
Gök, senin yüzünde.
Güneş vurur
Perdesi aralanmış pencerenden saçlarına.
Bir Anne gibi ışıldar başucunda.
Söylemek istemiyorum
Sırladım ismini,
bilemez kimse seni.
Sen çağırmazsın, bende gelemem
Anınca adını, durur saatteki salisem
Yinede;
'gel' de bana …….
yarım bırakıp geleyim,
soğusun çayım bardakta.
Ne bu hasreti yenebildim
Ne de diyarından gidebildim.
Hangi evrenin geçitidir gözlerin,
bilmem,
nemenem duygudur bu
tarif edemem.
Tüm şiirleri toplasam da
etmez bir dizen.
Kime anlatsamda anlasa
anlamaz kimse senden.
Koca bir kainatı
yürüdüğün kaldırıma sığdırdım.
Dünyanın merkezini bilmemde,
kalbini orada attırdım.
Bak, omuzlarım yuvasıdır kuşların.
Yedi pencere açtırdım,
çiçekli artık önleri ördüğün duvarların.
Aç o pencereleri,
aç ki hava alsın.
Sen benim dönülmez yolum, kutsal davamsın..
Murat Çağlar
İçimde bir yağmur
Sonbahardan çalınmış
Birkaç Eylül birde sen
Senelerin ardında
Tarabya'da bir santur
Nihavend'e gömülmüş
Ümitlerim küçülür
Saçlarımın kırında
Birkaç yağmur
Bir de sen
Senelerin ardında
.
.
.
Hergün bir kere hatırlarmısın beni.
Sadece bir kere gülümsermisin kimseye belli etmeden.
Değişmeyen gerçekler yalnızca yorduğuyla kalıyor.
Sevginin en çok şefkate dayanan yanını sevdim.
ve 'ben aşkı evvela derin bir merhamet zannettim
Bazen şehrin kalabalığından,
kaçmak ister insan.
Bir dağ evine,
İstemek, yapamamak daha fazla acıtır canı
"Anla ki; kapıyı çalan da sensin, içeriye girip kapıyı açan da."
Son mesajlar
