İslam Ramazan Ayını Karşılarken

Tuğba

Editör
Yönetici
Editör
30 Ocak 2017
3,030
11,929
ramazan-ayi-ve-sosyal-sorumluluklarimiz_1.jpg

Ramazan Ayı, insanlar için hidayet rehberi olan, doğru yolun, hak ve batılı, helal ve haramı birbirinden ayırmanın açık delillerini içinde barındıran Kur’ân’ın indirildiği aydır. Öyleyse sizden Ramazan ayını idrak edenler bu ayın orucunu tutsunlar…” (Bakara Sûresi – 185)

Evet, Ramazan Ayı, insanlık için hidâyet kaynağı, helal ile haramı, hak ile batılı birbirinden ayıran net bilgilerin yer aldığı ilâhî kelamın, hayat düsturumuzun, Zikr-i Hakîm’in indirildiği ay…

Nefsi arındırmanın, onu berraklığa erdirmenin en güzel üsluplarından biri olan oruç ibadetine zaman çerçevesi olan ay.

Rahmet ayı, feyz ve bereket ayıdır. Bedir zaferi bu aydadır. Mekke’nin fethi ondadır. Tarih boyunca daha nice fetihlere sahne olmuştur. Onun için Ramazan’ın, ibadet ayı, iyilik ve ihsan ayı olarak anılması kadar, fetihler ve nusret ayı olarak anılması hiç de gönle uzak değildir.

O, Allah Rasûlü’nün; “Ramazan ayına ulaşan, bu ayı geçirip de mağfirete erişemeyen insana yazıklar olsun!”(1) buyurarak bizleri hem ikaz ettiği, hem de müjdeler verdiği ay.

“Cennette bir kapı vardır. Ona ‘Reyyân’ denilir. Kıyamet gününde bu kapıdan oruçlular girer.”(2)

“Oruç tutan insan için iki sevinç anı vardır: Birinci sevinç anı iftar anıdır. İkinci sevinç anı ise kişinin Rabbine kavuştuğu andır.” hadisleriyle de bu müjdesine yeni müjdeler kattığı ay…(3)

Bu güzel aya, bu feyz ve bereket ayına, bu zafer ve nusret ayına; “Hoş geldin! Safâlar getirdin! Rabbimiz seni nice yeni feyz ve bereketlere, nusretlere vesîle eylesin!” diyerek karşılıyoruz.
 

Son mesajlar

Cevaplar
2K
Görüntüleme
61K